Depo ve Lojistik Merkezlerine Özel Teknolojiler
Artık herkes hemfikir: COVID-19 ile birlikte tüketicilerin alışveriş alışkanlıkları kalıcı olarak değişti. Geçtiğimiz yıl küresel olarak e-ticaret yüzde 42’lik bir büyüme yaşadı. Türkiye’de bu büyüme yüzde 45’e ulaştı. Önümüzdeki dönemde de bu büyümenin devam etmesi bekleniyor.
Tüketicilerin her geçen gün daha hızlı eve teslimat beklentisi de bu büyümeye eşlik ediyor. Öyle ki özellikle 2020’de 5,86 milyar dolar olan aynı gün eve teslim pazarının, yıllık yüzde 19,7’lik büyüme hızıyla 2026 yılına kadar 17,25 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Bu tabloda her sektör ve ölçekten şirketin depo, lojistik ve transfer merkezlerinde kargo gönderim trafiği giderek yoğunlaşıyor. Yapılan hesaplamalara göre Türkiye’de günlük kargo hareketliliği 5 milyon adete ulaştı ve bu gönderilerin yüzde 95’i işletmelere ait. Durum böyle olunca şirketler için üretim tesislerinin depolarındaki süreç yönetimini, verimliliğini ve güvenliğini sağlamak hiç olmadığı kadar önemli hale geldi. Bu noktada gerekli performansı ortaya koyamayan şirketleri de ağır bir fatura bekliyor. Çünkü iş trafiği giderek artan depo ve lojistik merkezlerinde yeterli güvenlik sağlanamazsa süreçler sekteye uğruyor, müşteri, gelir ve kâr kaybı kaçınılmaz hale geliyor.
Işıklı teknoloji ile hatasız toplama ve yerleştirme
Depolar ve üretim merkezleri için en kritik işlerden biri malzeme ve siparişlerin uygun şekilde toplanması ve yerleştirilmesi. Özellikle e-ticaretin arttığı bu dönemde, lojistik ve dağıtım merkezlerinde hız ve hata oranı daha da önem kazanıyor. Bu noktada öne çıkan yeni nesil bir teknoloji dikkat çekiyor. Işıklı toplama teknolojisi, depo ve dağıtım merkezlerinde bulunan personelin daha hızlı ve hatasız işlem yapmasını sağlıyor. Bu teknolojiyle personel herhangi bir yazılı belge, kağıt, bilgisayar, el terminali gibi araçlar kullanma gereği duymadan toplayacağı ürünlere ışıklı butonlar ile yönlendiriliyor.
Sipariş veya toplanacak malzeme barkod ile sisteme tanıtılıyor ve toplanacak ürünlerin raflarındaki ışıklı butonlar aktif hale geliyor bu sayede görevli personel ürünleri kolayca toplayabiliyor.
Güvenilir ölçüm ve tanımlama
Yeni nesil takip ve izleme sistemleriyle paketleri yüksek tempoda güvenilir bir şekilde ölçmek ve tanımlamak mümkün oluyor. Sensör çözümleri, karmaşık depo sistemlerindeki depolama alanlarının optimum şekilde doldurulmasına ve depo mekikleri ile kazasız bir taşıma yapılmasına olanak sağlıyor. Fotoseller nesneleri otomatik olarak algılıyor ve kontrol ediyor. Robot teknolojisi çözümleri otomatik paletleme ve toplama işlemlerinde süreci hızlandırıp hata oranını düşürüyor.
Ürünler kimlik kazanıyor, dakikalar içinde sayım yapılabiliyor
RFID yani Radyo Frekanslı Tanıma (Radio Frequency Identification) teknolojisi, kişilerin ya da nesnelerin dokunmadan belirli bir mesafeden tanınmasına ve izlenmesine olanak sağlayan bir teknoloji. Bu teknoloji ile etiketlenen her şey, tekil olarak takip edilebiliyor. DepoSüreç bir ürünün ya da kolinin etiketlenmesi ve RFID kimliğine sahip olması ile başlıyor. RFID etiketler sayesinde, depolar ve üretim merkezlerindeki koliler, tüm yaşam döngüsünde anlık olarak takip edebiliyor. Bu etiketler barkod etiketlerden farklı olarak optik tarama gerektirmiyor. Okuyucunun etiketi birebir görmesine gerek kalmayan bu sistem ile koliler üst üste dururken ya da palette iken bile kolay ve hızlı şekilde okunabiliyor. Dakikalar içinde yüzlerce koli okunabildiği için sayım süreleri kısalıyor. RFID sistemi ile istenilen sıklıkta, hatta her gün sayım yapmak mümkün oluyor. Bu sayede envanter doğruluğu ve özellikle omnichanel stok yönetimi yapmak kolaylaşıyor.
Yine RFID teknolojisini kullanan RTLS (Real Time Locating Systems) çözümleri, forklift ve diğer motorlu ya da motorsuz araçların RFID etiketleri ile etiketlenerek gerçek zamanlı konum takibi yapılmasını sağlıyor. Bu sayede personellerin bu araçlara fazla yakınlaşmasından doğacak iş kazalarının önüne geçiliyor. Bu çözüm de İSG gerekliklerini yerine getirmek amacıyla sıkça tercih edilen bir teknoloji olarak depo ve lojistik merkezlerinde sıkça kullanılıyor.
Raporlamayla operasyonel verimlilik artıyor
Üretim tesislerinin depolarında fiziksel güvenliği sağlamak da bir diğer önemli konu. Burada da kartlı geçişin yanında parmak izi ve iris okuma gibi biyometrik geçiş kontrol çözümleriyle güvenlik sağlanacak olan alanın ihtiyacına göre pek çok seçenek mevcut.
Akıllı telefonlar ve mobil cihazlarla yine mobil geçiş kontrol sistemleri de yenilikçi ve hız kazandıran teknolojiler arasında sunuluyor. İndirilen uygulama üzerinden çalışan sistem sayesinde telefon, akıllı saat ya da tabletlerle temassız geçiş yapılabiliyor. Ayrıca bu teknolojiler üzerinden elde edilen veriler raporlara dönüştürülüyor ve operasyonel verimliliğe katkı sağlayacak aksiyonlarda kullanılıyor.
Yangını saniyeler içinde algılıyor
Depolar için en önemli risklerden biri de yangın. Yeni teknoloji yangın algılama ve ihbar sistemleri, olay anında yangını saniyeler içinde algılayıp alarm verebiliyor. Video tabanlı yangın algılama teknolojileri yangının kaynağında alevi ve dumanı algılayarak, yangına erken müdahale için zaman kazandırıyor. Son dönemde sıklıkla tercih edilen Uzaktan Yangın Algılama Hizmetleri de yangın algılama sisteminde oluşan arızaların uzaktan belirlenerek sisteme müdahale öncesi gerekli ekipmanın sağlanmasında ön bilgi veriyor.
Daha hızlı giriş çıkış
Yeni nesil teknolojilerden biri olan temassız görüntüleme teknolojisi de özellikle kurumsal depo ve dağıtım merkezlerinde hem kayıp önleme hem de iş sürecini hızlandırma amacıyla kullanılıyor. Temassız görüntüleme teknolojisi video kamera aracılığıyla vücut ısısını algılıyor, ekranın önüne gelen kişileri 12 saniye içinde 4 farklı duruşta tarıyor. Bu teknolojiyle giysilerin altına gizlenmiş her tür materyal vücut detaylarını açığa çıkarmadan görüntülenebiliyor. Temassız görüntüleme teknolojisiyle yapılan kişi başı güvenlik taraması sadece 10 saniyede tamamlandığı için çalışanlar tesise daha hızlı bir şekilde giriş çıkış yapabiliyor.
Entegre yapıyla anında müdahale sağlanıyor
Geçiş kontrol ve alarm sistemleri ile doğrudan entegre olan video izleme sistemleri, oluşabilecek herhangi bir güvenlik ihlali durumunda görüntüyü anında güvenlik görevlilerinin ekranına iletiyor. Oluşturulan senaryolar doğrultusunda alarm durumuna geçen güvenlik görevlileri kısa sürede önlem alabiliyor ve duruma anında müdahale edebiliyor.
Ürün sevkiyatları uzaktan yönetilebiliyor
Teknolojinin insan ile birlikte doğru şekilde kullanılması sayesinde depo süreçlerinde daha az kaynak kullanılarak daha fazla iş çıktısı alınıyor. Uzaktan giriş çıkış yönetimi olarak adlandırılan hizmet sayesinde depo ya da üretim merkezlerine gerçekleştirilen sevkiyatlar alanda kimse olmasa bile Uzaktan İzleme Merkezi’ndeki operatörler tarafından yönetiliyor. Böylelikle şirket yetkilileri depo sevklerini uzaktan izleyebiliyor ve daha az kaynak harcayarak daha hızlı giriş-çıkış yönetimi yapabiliyor. Sanal Devriye ile de ilgili yöneticiler tesis veya işletmenin kamera sistemine uzaktan erişerek, devriye hizmetini uzaktan gerçekleştiriyor. Bu şekilde daha az kaynakla daha hızlı kontrol ve güvenlik sağlayabiliyorlar.
Biz de Sensormatic olarak 12 farklı sektörde ihtiyaca özel tasarladığımız marka bağımsız entegre çözümlerimizle depo ve lojistik merkezlerinde güvenliği sağlarken, operasyonel verimliliği en üst noktaya taşıyoruz.
